Boşanmada Kusurlu Haller

Boşanmada Kusurlu Haller (Av. Senem Yılmazel)

Boşanmada Kusurlu Haller nelerdir biliyor musunuz? Birçok boşanma davasında basit kusurları göz ardı edenlerin aleyhine sonuçlanan boşanma davaları olduğunu biliyor musunuz? İşte tüm detaylar;

Evlilik, iki insanın bir araya gelerek kurdukları en temel sosyal kurumlardan biridir. Ancak, çeşitli nedenlerle evliliklerin sona ermesi kaçınılmaz hale gelebilmektedir. Türk Medeni Kanunu’nda (TMK) boşanma nedenleri ve sonuçları detaylı bir şekilde düzenlenmiştir. Bu düzenlemede önemli bir yer tutan kavramlardan biri de “kusur”dur. Boşanma davalarında kusur, hem boşanma kararının verilmesinde hem de boşanmanın mali sonuçlarında önemli bir rol oynar.

Boşanmada Kusur Nedir?

Boşanmada kusur, kısaca evlilik birliğinin bozulmasında sorumluluğun daha çok hangi eş üzerinde olduğunun belirlenmesi anlamına gelir. TMK’da açıkça belirtilen bazı haller kusur olarak kabul edilmekle birlikte, uygulamada hakimler somut olaylara göre değerlendirme yaparlar. Kusurun tespiti, boşanma davasında tarafların hak ve yükümlülüklerinin belirlenmesinde önemli bir etkendir.

Boşanmada Kusur Sayılan Haller

TMK’da açıkça belirtilen bazı kusur halleri şunlardır:

  • Zina: Evlilik yeminine aykırı olarak başka biriyle cinsel ilişkiye girmek.
  • Hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranış: Eşin hayatına kastedilmesi, ona fiziksel veya psikolojik şiddet uygulanması.
  • Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme: Ceza gerektiren bir suç işlemek veya toplum tarafından kabul edilmeyen bir yaşam sürmek.
  • Terk: Evliliği terk ederek ortak hayatı sürdürmeyi reddetmek.
  • Akıl hastalığı: Evlilik birliğini devam ettirmeye engel olacak derecede ağır bir akıl hastalığına yakalanmak.

Boşanmada Kusurun Önemi

Boşanma davalarında kusurun tespiti neden önemlidir?

  • Boşanma kararı: Kusur, boşanma kararının verilmesinde önemli bir etkendir. Her iki eş de kusurlu ise boşanmaya karar verilebilir. Ancak, sadece bir eşin kusurlu olması halinde de boşanma kararı verilebilir.
  • Mali sonuçlar: Kusur, boşanmanın mali sonuçlarını da etkiler. Kusurlu sayılan eş, diğer eşe maddi ve manevi tazminat ödemek zorunda kalabilir.
  • Çocukların velayeti: Çocukların velayeti konusunda da kusur belirleyici olabilir. Genellikle çocukların menfaatleri gözetilerek velayet kararı verilir ancak kusurlu olan ebeveynin velayet hakkı kısıtlanabilir.

Boşanmada Kusurun Belirlenmesi

Boşanma davalarında kusurun belirlenmesi, hakim tarafından yapılan kapsamlı bir değerlendirme sonucu ortaya çıkar. Hakim, tarafların sunduğu delilleri, tanık ifadelerini ve bilirkişi raporlarını dikkate alarak bir karar verir.

Boşanma, taraflar için oldukça zorlu bir süreçtir. Bu süreçte hukuki konulara hakim olmak, haklarınızı korumanız için büyük önem taşır. Boşanma davalarında kusurun belirlenmesi, hem boşanma kararının verilmesinde hem de boşanmanın mali sonuçlarında önemli bir rol oynar. Bu nedenle, boşanma düşüncesi olan kişilerin bir Ankara Boşanma Avukatı ile temas kurması önemlidir.

Boşanmada Kusurlu Haller

Boşanmada Kusurlu Haller

Boşanmada Kusurlu Haller (Kadın)

Boşanmada Kusurlu Haller de, kadının kusurlu olarak değerlendirilebileceği durumlar, Türk Medeni Kanunu çerçevesinde belirlenir. Bu haller, eşlerin sadakat, güven ve saygı yükümlülüklerine aykırı davranışlar olarak kabul edilir ve boşanma davalarında kadının kusurlu sayılmasına yol açabilir. Aşağıda, kadının kusurlu kabul edilebileceği bazı durumlar yer almaktadır:

  1. Sadakatsizlik (Aldatma): Kadının başka biriyle duygusal veya cinsel ilişkiye girmesi, eşine sadakatsizlik olarak kabul edilir ve boşanma davasında ağır kusur olarak değerlendirilir.

  2. Evden Kaçma veya Terk: Kadının, haklı bir sebep olmaksızın evi terk etmesi veya aile birliğini devam ettirmekten kaçınması, terk nedeniyle boşanma sebebi oluşturur.

  3. Eşe Fiziksel veya Psikolojik Şiddet: Kadının eşine karşı fiziksel şiddet uygulaması, hakaret etmesi veya psikolojik baskı kurması, kusurlu davranışlar arasında yer alır.

  4. Aile İçi Yükümlülüklerin İhmal Edilmesi: Kadının ev işlerini yapmaması, çocukların bakımını ihmal etmesi veya eşinin temel ihtiyaçlarına karşı duyarsız kalması, kusurlu haller arasında değerlendirilebilir.

  5. Maddi Konularda Dürüst Olmama: Kadının eşine maddi konularda yalan söylemesi, mal varlığını saklaması veya harcamalarda aşırı savurganlık yapması, boşanmada kusurlu sayılmasına neden olabilir.

  6. Aşırı Kıskançlık ve Baskıcı Tutum: Kadının eşine karşı aşırı kıskançlık göstermesi, onu sürekli kontrol etmeye çalışması veya sosyal ilişkilerini engellemeye çalışması, aile birliğinin zedelenmesine yol açan kusurlu davranışlardandır.

  7. Aşırı İçki veya Madde Kullanımı: Kadının aşırı derecede alkol veya madde bağımlılığı geliştirmesi, aile birliğini olumsuz etkileyen bir kusur olarak kabul edilebilir.

  8. Evlilik Birliğinin İhmal Edilmesi: Kadının aile birliğini zedeleyecek şekilde evlilik görevlerini ihmal etmesi, eşine karşı ilgisiz veya soğuk davranması, kusurlu haller arasında sayılabilir.

Bu durumlar, genel olarak boşanma davalarında kadının kusurlu sayılabileceği hallerden bazılarıdır. Ancak her olay, kendi özel şartları altında değerlendirilir ve hakim, somut duruma göre karar verir.

Boşanmada Kusurlu Haller (Erkek)

Boşanmada Kusurlu Haller (Erkeğin Kusurlu Olması) – Hangi Durumlarda Boşanma Davasında Haksız Olur?

Boşanma sürecinde, eşlerin birbirlerine karşı olan yükümlülüklerini ihlal etmesi, tarafların kusurlu sayılmasına neden olabilir. Türk Medeni Kanunu’na göre, erkeğin boşanmada kusurlu sayılabileceği birçok durum bulunmaktadır. Bu makalede, erkeğin boşanma davasında haksız bulunabileceği çeşitli durumları ele alacağız.

1. Sadakatsizlik (Aldatma)

Evliliğin en temel dayanaklarından biri sadakattir. Erkeğin, eşini aldatması, yani başka bir kadınla duygusal veya cinsel ilişkiye girmesi, boşanma davalarında ağır kusur olarak değerlendirilir. Sadakatsizlik, evlilik birliğinin temelini sarsar ve boşanma kararıyla sonuçlanır. Bu tür bir durumda erkek, boşanma davasında haksız bulunur ve genellikle aleyhine sonuçlanır.

2. Eve Gelmeme ve Evi İhmal Etme

Erkeğin, haklı bir sebep olmaksızın eve gelmemesi veya uzun süreler boyunca evi ihmal etmesi, evlilik birliğini devam ettirme yükümlülüğünü ihlal eder. Eşinin ve ailesinin ihtiyaçlarını göz ardı eden bu tutum, boşanma davalarında erkeğin kusurlu sayılmasına neden olur.

3. Yalan Söyleme ve Güven İlişkisini Zedeleme

Eşine karşı sürekli yalan söylemek, güven ilişkisini zedeler ve evlilik birliğini sürdürülemez hale getirir. Maddi konularda veya günlük yaşamla ilgili sürekli yalanlar, erkeğin boşanma davasında haksız bulunmasına yol açabilir.

4. Başkalarına Borç Verme (Eşten Habersiz)

Erkeğin, eşinin bilgisi olmadan başkalarına borç para vermesi veya mali kararlar alması, evlilikteki mali dengeleri sarsabilir ve güven sorunlarına yol açar. Bu tür bir durum, boşanma davasında erkeğin kusurlu sayılmasına neden olabilir.

5. İzinsiz Mal Mülk Satma

Erkeğin, eşinin rızası olmadan ortak mal varlıklarını satması veya devretmesi, ciddi bir kusur olarak değerlendirilir. Eşin rızası olmadan alınan bu tür kararlar, evlilik birliğine zarar verir ve boşanma davasında erkeğin haksız bulunmasına yol açar.

6. Eve İzinsiz Arkadaşlarını Getirme

Erkeğin, eşinin rızası olmadan sürekli olarak eve arkadaşlarını getirmesi ve bu durumu alışkanlık haline getirmesi, evdeki huzuru bozabilir ve eşler arasında gerilime yol açabilir. Bu tür bir davranış, boşanma davasında erkeğin kusurlu sayılmasına neden olabilir.

7. Eve Sürekli İçkili Gelme

Erkeğin, sık sık eve içkili bir şekilde gelmesi ve bu durumu alışkanlık haline getirmesi, evdeki huzuru ve düzeni bozar. İçkili bir şekilde eve gelen erkek, genellikle tartışmaların ve gerginliklerin kaynağı olur, bu da boşanma davasında erkeğin kusurlu sayılmasına yol açar.

8. Komşularla Sürekli Kavga Etme ve Aile Huzurunu Kaçırma

Erkeğin, sürekli olarak komşularla kavga etmesi veya tartışmalara neden olması, aile huzurunu kaçıran bir durumdur. Bu tür davranışlar, hem eşini hem de aile birliğini olumsuz etkiler ve boşanma davasında erkeğin haksız bulunmasına neden olabilir.

9. Fiziksel ve Psikolojik Şiddet

Erkeğin eşine karşı fiziksel şiddet uygulaması veya psikolojik baskı kurması, boşanma davalarında erkeğin kusurlu sayılmasına neden olur. Eşine hakaret etmek, aşağılama, tehdit etmek gibi davranışlar da bu kapsamda değerlendirilir. Şiddet, evlilik birliğini sürdürülemez hale getiren ciddi bir kusur olarak kabul edilir ve boşanma davasında erkeğin haksız bulunmasına yol açar.

Önemli: Bu makalenin konusu boşanma durumlarında kusurların neler oluğunu anlatmaktır. Hukuki açıdan kaynak gösterilmesi yanlıştır. bilgilendirme amacı ile yazılmıştır.

Ayrıca ilgi resi kurumlardan da bilgi almak isterseniz aşağıda ki Web Sitelerini inceleyebilirsiniz.

Unutmayın, hukuki süreçler hassas konulardır. Bu nedenle, bir uzmana danışmak her zaman en doğru seçenek olacaktır.