Ticari Davalar Avukatı (Av.Senem Yılmazel)

İş dünyasında başarılı olmak sadece ticari zekâ ve iyi bir yönetimle sınırlı değildir; aynı zamanda hukuki süreçlere hâkim olmak da kritik bir rol oynar. İşletmeler, ticari faaliyetleri boyunca çeşitli anlaşmazlıklar ve davalarla karşılaşabilir. Bu noktada, Ticari Davalar Avukatı devreye girer ve işletmelerin haklarını koruma altına alır. Peki, ticari davalar nedir ve bu alanda uzman bir avukatın önemi nedir?

Ticari Davalar Nedir?

Ticari davalar, şirketlerin veya bireylerin ticari ilişkilerinden doğan hukuki anlaşmazlıkların yargıya taşınmasıdır. Bu davalar; ticari sözleşmelerin ihlali, haksız rekabet, alacak-verecek ilişkileri, şirket ortaklıkları ve ticari işlemlerden kaynaklanan uyuşmazlıklar gibi birçok konuyu kapsar.

Ticari davaların karmaşıklığı, davaya konu olan sözleşme, işlem veya ihtilafın büyüklüğüne ve kapsamına bağlıdır. Bu nedenle, ticaret hukuku ve ticari işlemler hakkında derin bilgi sahibi bir avukatla çalışmak, işletmelerin olası zararlarını minimize etmek açısından hayati öneme sahiptir.

Ticari Davalarda Avukat Desteği Neden Önemlidir?

1. Sözleşmelerin Hazırlanması ve İncelenmesi: Ticari sözleşmeler, taraflar arasındaki ilişkiyi düzenleyen en kritik belgelerden biridir. Ticari davalar avukatı, şirketlerin sözleşmelerini hazırlarken hukuki hatalardan kaçınmalarını sağlar ve ileride oluşabilecek anlaşmazlıkların önüne geçer.

2. Uyuşmazlık Çözümü: Ticari anlaşmazlıklar, taraflar arasında önemli zararlara yol açabilir. Ticari davalar avukatı, müvekkilinin haklarını en iyi şekilde savunarak en kısa sürede çözüme ulaşmayı hedefler. Mahkeme öncesi alternatif uyuşmazlık çözüm yolları (arabuluculuk, uzlaşma) da bu süreçte devreye girebilir.

3. Dava Süreçlerinin Yönetimi: Ticari davalar, uzun ve karmaşık süreçler içerebilir. Bu süreçlerde, ticaret hukuku konusunda uzman bir avukat, müvekkilini en iyi şekilde temsil ederek davanın en avantajlı şekilde sonuçlanmasına yardımcı olur.

4. Alacak Tahsilatı: Ticari faaliyetler sırasında alacak-verecek ilişkileri kaçınılmazdır. Zamanında tahsil edilemeyen alacaklar, işletmenin mali yapısını olumsuz etkileyebilir. Ticari davalar avukatı, borç tahsilat süreçlerini yöneterek işletmenin finansal sağlığını korur.

Ticari Davalar Avukatı Seçerken Nelere Dikkat Edilmeli?

• Deneyim: Ticaret hukuku alanında uzmanlaşmış ve daha önce benzer davalarda başarı elde etmiş bir avukatla çalışmak, işletmenizin hukuki haklarını en iyi şekilde koruyacaktır.
• Hukuki Bilgi: Ticaret hukuku oldukça geniş bir alandır ve sürekli değişen yasal düzenlemeleri takip etmek gerekir. Avukatınızın güncel mevzuata hâkim olması önemlidir.
• Stratejik Yaklaşım: Her ticari dava farklıdır ve her dava için ayrı bir strateji geliştirilmelidir. Avukatınızın davaya özel çözümler sunabilmesi büyük bir avantaj sağlar.

İşletmeler, faaliyetleri sırasında çeşitli hukuki risklerle karşı karşıya kalabilir. Ticari davalar avukatı, bu süreçlerde işletmelere profesyonel destek sunarak, hak kayıplarını önler ve ticari anlaşmazlıkların en kısa sürede çözülmesine yardımcı olur. Eğer ticari bir anlaşmazlık yaşıyorsanız veya ticari faaliyetlerinizi güvence altına almak istiyorsanız, bir ticari davalar avukatı ile çalışmayı ihmal etmeyin.

Ticari Davalar Avukatı

Ticari Davalar Avukatı – Dava türleri ve Süreleri

Ticari davalar, ticari işletmeler arasında veya ticari faaliyetlerden kaynaklanan uyuşmazlıklar sonucu açılan hukuki davalardır. Ticaret kanununa veya ticari sözleşmelere dayanarak yürütülen bu davalar, hem şirketlerin hem de bireylerin ticari haklarını korumayı amaçlar. Ticari davalar oldukça geniş bir yelpazeye yayılır ve genellikle karmaşık hukuki süreçleri kapsar.

Ticari davaların başlıca türleri şunlardır:

1. Sözleşme İhlali Davaları: Şirketler veya bireyler arasında yapılan ticari sözleşmelerin ihlal edilmesi durumunda ortaya çıkar. Sözleşme hükümlerine uyulmaması, sözleşmenin feshi veya maddi zarar talebi gibi konular bu davalara konu olabilir.

2. Haksız Rekabet Davaları: Ticari rekabetin sınırlarını aşan, dürüstlük kurallarına aykırı davranışlar nedeniyle açılan davalardır. Örneğin, bir rakibin itibarını zedelemek, gizli bilgilerini izinsiz kullanmak veya müşterilerini haksız şekilde kendine çekmek bu tür davalara yol açabilir.

3. Alacak Davaları: Şirketler arasındaki ticari ilişki sonucu ortaya çıkan borçların ödenmemesi durumunda açılan davalardır. Bu davalar, ticari borcun tahsil edilmesi amacıyla yürütülür ve alacaklı şirketin zararının giderilmesini hedefler.

4. Şirket Ortaklığı ve Hissedarlar Arasındaki Davalar: Ortaklık ilişkilerinden doğan anlaşmazlıklar, şirket yöneticileri veya hissedarlar arasında yaşanan uyuşmazlıklar sonucu açılan davalardır. Ortakların kar paylaşımı, şirket yönetimi veya şirketten ayrılma gibi konularda çıkan sorunlar bu kategoriye girer.

5. Marka ve Patent Davaları: Ticari marka veya patent haklarının ihlali durumunda açılan davalardır. Bir şirketin ticari marka veya patent haklarının korunması, bu tür davaların en yaygın sebeplerindendir.

6. Konkordato ve İflas Davaları: Ekonomik güçlükler yaşayan şirketlerin konkordato talep etmeleri veya iflas süreçlerine girmeleri durumunda açılan davalardır. Bu davalarda, borçlu şirketin mal varlığı ve alacaklıların hakları koruma altına alınmaya çalışılır.

Ticari Davalar Süreleri

Ticari davaların süreleri, davanın türüne, niteliğine ve tarafların anlaşmazlık düzeyine göre değişiklik gösterebilir. Türkiye’de ticari davalar, diğer birçok davaya kıyasla daha karmaşık ve uzun sürebilir, ancak her ticari davanın belirli süre kısıtlamaları da vardır:

1. Davanın Açılma Süresi (Zamanaşımı): Ticari davalar, kanunen belirli bir zaman diliminde açılmak zorundadır. Örneğin:

   • Sözleşme ihlali davalarında zamanaşımı süresi genellikle 10 yıldır. Ancak bu süre sözleşme türüne göre değişebilir.
   • Haksız rekabet davalarında zamanaşımı süresi 2 yıldır ve haksız rekabetin öğrenildiği tarihten itibaren başlar.
   • Alacak davalarında genel zamanaşımı süresi 10 yıl olsa da, bazı alacaklar için (örneğin ticari senetlere dayalı alacaklar) 5 yıllık bir süre geçerli olabilir.

2. Yargılama Süresi: Ticari davaların yargı süreçleri genellikle karmaşıktır ve bir davanın sonuçlanması bazen 1-2 yıl sürebilir. Bu süreler davanın karmaşıklığına, delil toplama sürecine ve tarafların savunma hazırlıklarına göre uzayabilir. Ticaret mahkemelerindeki yoğunluk da süreyi etkileyen bir diğer faktördür.

3. İstinaf ve Temyiz Süreleri: İlk derece mahkemesinde verilen karara itiraz edilmesi durumunda dava süreci uzayabilir. Kararın istinafa taşınması durumunda yargılama süresi 6 ay ile 1 yıl arasında değişebilir. İstinaf sonrası temyiz aşamasına gidilirse, dava süreci bir yıl daha uzayabilir. Dolayısıyla, bir ticari dava istinaf ve temyiz aşamalarıyla birlikte birkaç yıl sürebilir.

4. Alternatif Uyuşmazlık Çözüm Yöntemleri: Ticari davalarda mahkeme öncesi alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemleri kullanıldığında süreç hızlanabilir. Arabuluculuk gibi yöntemler, tarafların mahkemeye gitmeden anlaşmalarını sağlayarak dava süresini kısaltabilir. Ticari uyuşmazlıklarda, 2019’dan beri arabuluculuk zorunlu hale getirilmiştir ve bu yöntem, mahkeme sürecinden önce başvurulması gereken bir adımdır.

Ticari davalar, iş dünyasında sıkça karşılaşılan hukuki süreçlerdir ve ticaret hukuku uzmanlığı gerektirir. Ticari davalar avukatı, bu karmaşık süreçlerde müvekkillerini temsil ederek hukuki haklarını en iyi şekilde savunur. Ticari anlaşmazlıkların çözümünde uzman bir avukatla çalışmak, davaların daha hızlı ve etkin bir şekilde sonuçlanmasını sağlar.

Eğer ticari bir uyuşmazlıkla karşı karşıyaysanız veya ticari işlemlerinizi hukuki güvence altına almak istiyorsanız, deneyimli bir ticari davalar avukatı ile çalışmayı ihmal etmeyin.

Not: Burada yer bilgiler genel bilgilendirme amacı ile verilen bilgilerdir. Hukuki açısından kesin bir bilgi olarak değerlendirilmesi uygun değildir.